Kuzey Ege’de zeytin zamanı geldi; sektörün büyük firmaları ardı ardına hasat yapmaya başladı. Her yıl olduğu gibi zeytinin başkenti Ayvalık’ı anmadan geçmek olmaz.

16-19 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek olan 20. Ayvalık Uluslararası Zeytin Hasat ve Turizm Festivali, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, Ayvalık Belediyesi, Ayvalık Ticaret Odası, Ayvalık Ziraat Odası, Ayvalık Esnaf Birliği ve ATO Zeytinyağı Analiz Laboratuvarı işbirliğiyle gerçekleştirilecek. Festival, satış stantları, konserler, paneller ve söyleşilerle dopdolu olacak. Festivali, zeytini, zeytinyağını, hasadı, tağşişi ve zeytinin geleceğini Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin ile konuştuk.

“Ayvalık” denilince zeytinyağı, turizm ve zeytin hasat festivali akıllara gelen sihirli kelimeler. Bu sihirli kelimeler sizin için ne ifade ediyor anlatır mısınız?

Mesut Ergin (M.E) Ayvalık, binlerce yıldır köklerini toprakla, dallarını gökyüzüyle buluşturan ölümsüz zeytin ağacının yurdu. Türkiye’nin ve dünyanın en önemli zeytin ve zeytinyağı merkezlerinden biri olarak, her geçen gün adını daha güçlü duyuruyor. Bugün, “Ayvalık” markası yalnızca bir üretim değil, kaliteyle özdeşleşmiş bir değer, bir miras, bir kimliktir. Bugün bilmenizi isteriz: Ayvalık’ın zeytinlikleri kentin yüzde 41’ini kaplar. Coğrafi İşaret ile tescillenmiş Ayvalık zeytinyağı, üstün nitelikleri sayesinde artık yalnızca ülkemizde değil, dünyanın farklı köşelerinde de güvenle, arayışla ve ilgiyle anılmaktadır. 20 yıldır düzenlenen bu festival, yalnızca pandemi döneminde hayatımıza giren zorunlu kısıtlamalar nedeniyle ara vermek zorunda kalmıştır. Ama zeytin ağaçlarıyla bağımız, hiçbir zaman kesilmemiştir. Çünkü biz, bin yılı aşan ömrüyle insanlığa tanıklık eden bu kutsal ağacın gölgesinde büyüdük, onunla nefes aldık. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, Ayvalık Belediyesi, Ayvalık Ticaret Odası, ATO Laboratuvar Hizmetleri A.Ş., Ayvalık Esnaf Birliği ve Ayvalık Ziraat Odası’nın işbirliğiyle güçlenen festivalimiz, bu yıl da zeytinyağının yaşamımızdaki vazgeçilmez değerini yeniden hatırlatmayı ve tüketimini artırmayı amaçlıyor. Unutmayalım: Büyük Tufan’da ağzında zeytin dalıyla dönen beyaz güvercin, insanlığa barışı ve yeniden doğuşu müjdelemiştir. İşte bu yüzden zeytin dalı, tarih boyunca barışın evrensel simgesi olmuştur. Bugün Ayvalık’tan dünyaya bir kez daha sesleniyoruz: Barış, insan yaşamının en temel hakkıdır!

Ayvalik Coğrafi̇ İşaret

2 milyondan fazla ağaç

Zeytin Günü sizin için ne anlama geliyor?

M.E-Her yıl 26 Kasım “Zeytin Günü” olarak kutlanır; ama Ayvalık için her gün zeytin günüdür. Üreticilerimiz, markalarımız, emek veren ellerimiz ve misafirlerimizle birlikte 20 yıldır hasadımızı bir şenlik gibi yaşıyoruz. Çünkü Ayvalık, geçmişini zeytine borçludur; geleceğe bırakacağı en kıymetli mirası da yine zeytindir. Türkiye’de 200 milyondan fazla zeytin ağacı vardır; yalnızca Ayvalık’ta bu sayının 2 milyondan fazlası bulunur. Yine de zeytinyağı denildiğinde akla ilk gelen yer Ayvalık’tır. Cumhuriyet’in ilk yıllarından bugüne taşıdığımız zeytinyağı bayrağını gururla, dimdik ve ışıltıyla dalgalandırmaya devam ediyoruz. Çünkü biz biliyoruz: Zeytin, altından da değerlidir.

Ölümsüz ağacın bilgeliği

Festival sadece zeytin mi?

M.E-Festival, yalnızca zeytinin değil, aynı zamanda “tarih, doğa, mimari ve lezzet kenti” Ayvalık’ın da tanıtımına hizmet ediyor. Her yıl daha fazla yerli ve yabancı konuğu ağırlayan bu şenlik, üreticisiyle, işletmecisiyle, girişimcisiyle, halkıyla ve sanatçısıyla birlikte Ayvalık’ın turizmine ve ekonomisine de büyük güç katıyor. Üç gün boyunca ölümsüz ağacın bilgeliğine dokunacağız; onun lezzetiyle buluşacak, sağlığın ve bereketin sembolünü kutlayacağız. Ve şimdiden bir sonraki buluşmayı heyecanla bekleyeceğiz. Hedefimiz, Ayvalık markasının dünyaca ünlü kalitesini koruyup, kaliteyi daha da yukarı çekmek. Ayvalık’ta zeytinyağı turizme çok önemli katkılar sağlıyor. Ayvalık’ın yıllardır geçim kaynağı turizm mi, zeytinyağı mı hep tartışılır. Ancak zeytinyağı ve turizm iç içe geçmiş bir bütün oluşturmuş. 22 adası, tabiat parkı, mezesi, balığı, otu, sabunu, zeytini, zeytinyağı ve turizm hepsi birarada. Ayvalık marka oldu. Ayvalık markasını kullanarak, Ayvalık adı altında turizmden gelir sağlıyorsak, otellerimiz, pansiyonlarımız lokantalarımız, restoranlarımız Ayvalık zeytinyağını muhakkak kullanmalı. Şu an sağlık turizmi çok önemli bir konumda.

Uluslararası Ayvalık Zeytin Hasat Ve Turizm Festivali’nden 20. “Merhaba” (1)

Zeytin hasat festivali bir şenlik mi?

M.E- Uluslararası Ayvalık Zeytin Hasat Festivali, bir şenlikten çok daha fazlasıdır. Bu festival, geçmişle gelecek arasında bir köprüdür. Atalarımızın mirasını yaşatırken, çocuklarımızın geleceğini de güvence altına aldığımız bir buluşmadır. Burada atölyeler, söyleşiler, konserler, sergiler düzenleniyor. Ama hepsinden önemlisi, burada ortak bir bilinç ve ortak bir değer yaşatılıyor. Biliyoruz ki, Ayvalık’ın zeytinliklerinden yükselen bu değer artık sadece Türkiye’nin değil, dünyanın ortak mirasıdır. Bu festival, geçmişle gelecek arasında bir köprüdür. Biliyoruz ki, Ayvalık’ın zeytinliklerinden yükselen bu değer artık sadece Türkiye’nin değil, dünyanın ortak mirasıdır. Ayvalık’ın bereketli topraklarında, barışın ve ölümsüzlüğün simgesi olan zeytin ağaçlarının gölgesinde, 20.Uluslararası Ayvalık Zeytin Hasat Festivali’nde buluşmanın tarifsiz mutluluğunu yaşıyoruz. Kentimizde sadece bir hasadı kutlamıyoruz. Yüzyıllardır bu topraklarda kök salmış bir kültürün, emeğin ve barışın şölenini kutluyoruz. Zeytin, yalnızca bir ürün değildir. Zeytin, Ayvalık’ın kimliğidir, karakteridir, varoluş sebebidir. Burada nefes alan herkesin belleğinde bir zeytin ağacının gölgesi vardır. Bu festivalin kahramanları üreticilerimizdir. Zeytinliklerinde alın teriyle, sabırla, sevgiyle çalışan, bir damla zeytinyağı için günlerce, haftalarca emek veren çiftçilerimizdir. Onların emeği olmasa sofralarımıza bereket gelmezdi. UNESCO’ya aday olan bu kültürel zenginlik, tüm insanlığın ortak sofrasına taşınan bir berekettir. Emeğiyle, alın teriyle, sabrıyla bu festivalin gerçekleşmesini sağlayan herkese teşekkür ediyoruz. Ayvalık’ın güzel insanlarına, üreticilerimize, gönüllülerimize, sanatçılarımıza, misafirlerimize yürekten minnet duyuyoruz. Hepinize bereketli bir festival diliyoruz. Zeytinin gölgesi üzerinizden eksik olmasın.

Ayvalık zeytinyağının en büyük sorunları arasında tağşiş var, değil mi?

M.E-Ayvalık zeytinyağının en büyük sorunları arasında yer alan tağşiş ile ilgili suç duyurusunda bulunuyoruz. Ayvalık zeytinyağının hak ettiği değeri elde etmesinin önünde çok sayıda engel bulunuyor. Bunların başında tağşiş ve markalaşma ilk sırada geliyor. Coğrafi işaret ile tescilli Ayvalık zeytinyağının marka değerinin korunması bizim projelerimizden biri. Coğrafi işaret ile ürünün tescillenmesi tek başına çözüm değil. Tesirli hukuki ve cezai yaptırımların takipçisi olabilmek daha önemli. Bu konuda ilk adımı attık. Birlik olmamız gerekiyor. Markalaşmadığımız için tağşişe maruz kalıyoruz. Kalitemize gölge düşüyor. Bu konuda mücadelemize kararlı bir şekilde devam edeceğiz. Ticaret odası ve belediye olarak üzerimize düşen her türlü desteği veriyoruz. TBMM’de gıda, tarım ve orman alanında bazı düzenlemeler yapılması hakkındaki kanun kabul edilerek yasalaştı. Taklit ve tağşiş yapılmış ürünlerin işleme tabi tutulması ve piyasaya arz edilmesi yasaklandı, büyük para cezaları uygulamaya konuldu. Kanunun yasalaşması ile birlikte gıda sektöründe taklit, tağşiş yapan ve tüketiciyi yanıltan, yanlış yönlendiren, bilgi kirliliği oluşturan firma ve şahıslar hakkında yaptırım öngörülüyor. Büyük para cezaları geliyor, o firmalar ifşa ediliyor, ama arkası kesilmiyor. Dediğim gibi markalaşırsak tüm bunların önü kesilir.

Bin 100 yaşında iki ağaç

Ayvalık ve çevresinde kaç zeytin ağacı var?

M.E-Ayvalık’taki iki milyon zeytin ağacının yarısı neredeyse 200 yaşın üzerinde. Ayrıca bin 100 yaşında olgun, tescillenen bir anıt ağacımız da bulunuyor. Zeytin ağaçları bu topraklarda hep var oldu, hep var olacak. Zeytin ve zeytinyağı Türkiye’de milli kültür ürünü olarak kabul ediliyor. Özellikle Kuzey Ege Bölgesi’nde elde edilen zeytinyağları kalite özellikleriyle hem yurtiçinde hem yurtdışında farklı bir öneme sahiptir. Ülkemizde Avrupa Birliği tarafından tescillenmek üzere başvuru yapan yüzlerce ürün arasından ilk 20’ye girebilen ilk ve tek zeytinyağı Ayvalık zeytinyağı oldu. Bu da gösteriyor ki; dünyanın en kaliteli ve lezzetli zeytinyağı Ayvalık’ta üretiliyor. Ayvalık’taki tarım arazilerinin yüzde 76’sı zeytinlik, dört bin üç yüz aile zeytinlik sahibi ve geçimlerini bu sektörden sağlıyor. Ayvalık’ın taş evleri, sokakları, denizi elbette güzeldir. Ama Ayvalık’ı asıl Ayvalık yapan, binlerce yıldır dimdik ayakta duran, sabırla meyve veren zeytin ağaçlarıdır. Onlar bize geçmişimizi anlatır, köklerimizi hatırlatır, geleceğe dair umutlarımızı besler. Bir zeytin ağacına baktığınızda sadece gövdesini görmezsiniz; dedelerimizin alın terini, ninelerimizin dualarını, emeği, sabrı ve sürekliliği görürsünüz.

Ayvalık’taki zeytin ağaçlarının kaç tanesi anıt konumunda?

M.E-Ayvalık’ta yapılan son sayımlarda 81 adet dört yüz yaşında, 2 adet de bin yüz yaşında zeytin ağacı belirlendi. Bu güzergahta yeni bir yürüyüş rotası oluşturmayı planlıyoruz. Kente gelen yerli ve yabancı turistlerin sağlıklı bir şekilde tatil yapabilmelerini sağlamak için elimizden gelen her türlü katkıyı koymaya çalışıyoruz. Ayvalık’a gelen konuklarımız beş gün içinde ada turu yapar, Sarımsaklı plajlarında yüzüp kumların keyfini çıkarır. Ama kentimizde tatil bununla da bitmiyor. Ayvalık bir mübadil kent, Midilli ve Girit’ten gelenler kendi kültürlerini de taşımışlar, bu kültürleri gelen misafirlerimiz ile paylaşmak istiyoruz. Ayvalık ekonomisini bu şekilde büyüteceğiz.

Cunda’nın enginarı

Karaburun ve Urla’da bilirdik ama Ayvalık’ın enginar ve baklası meşhurmuş!

M.E-Yüzyıllardır bu kentin üstünde korumacı bir yaşam süregelmiş. Koruma anlayışı geçmişten günümüze bir miras olarak kalmış. Belediye olarak bu değerleri büyüterek, koruyarak ekonomisini büyüterek yarınlara teslim etmek zorundayız. Ayvalık’ı büyüklerimiz nasıl koruyup bu günlere getirdiyse, biz de bunu ekonomiye çevirmenin derdindeyiz. Bu ekonomi içinde kurduğumuz kooperatif ile markalaşmaya gidiyoruz. Küçük üreticileri nasıl biraraya getiririz diye düşünüyoruz. Turizmin yanında Cunda’nın baklası ve enginarı meşhurdur, Ayvalık bir ot cennetidir. Biz bu değerli kaynakları nasıl doğru işleriz ve bir disiplin içinde nasıl pazarlarız, bunun çalışmasını kurduğumuz S.S.Ayvalık Üretim ve Pazarlama Kooperatifi çatısı altında yaşama geçirdik. Satış merkezimiz yoğun ilgi görüyor. Çiftçilerimizin, kadınlarımızın ürettikleri ürünlerin yanında kardeş kooperatiflerin de ürünlerinin satışı burada yapılıyor.

Belediyeye ait zeytinliklerin varlığından söz eder misiniz?

M.E- Belediyemize ait altı bin zeytin ağacımız var. Geçtiğimiz yıl zeytin hasat döneminde elde edilen zeytinyağını S.S. Ayvalık Üretim ve Pazarlama Kooperatifi aracılığıyla satışını gerçekleştirdik. Bu yıl daha titiz davranarak Ayvalık Belediyesi mülkiyetindeki zeytinliklerin gübreleme, budama ve sürülmesi gibi bakım çalışmalarını yapıyoruz. Önümüzdeki hasat döneminde üretimi artırmayı hedefledik. Belediyenin öz kaynaklarını verimli kullanacağımız konusunda verdiğimiz sözü yerine getiriyoruz. Bu yıl sezon öncesi tüm bakımlar ve gübreleme işleri tamamlandı. Zeytin hasat dönemindeki hedefimiz bu rekolteyi artırmak.

Zeytinyağı nereden, hangi standartlarda satın alınmalı?

M.E-Butik üretim pazarına da katkıda bulunuyoruz. Bunu kooperatif kanalıyla yapıyoruz. Kooperatif demek, dayanışma demektir. Biz bu dayanışmayı halka yayarak, öncüsü ve destekçisi olduk. Hemşehrilerim gönül rahatlığı ile alışveriş yapabilir. Zeytin bereket, barış ve uzun ömür demek. Yaptığımız bakım çalışmasıyla sadece önümüzdeki yılın değil, yılların planlarını yapıyoruz. Nefasetiyle farklı, dünyada ürün kalitesi açısından sayılı delice zeytin ağacı türüne sahibiz. Ölümsüz ağaç zeytinin bize sunduğu nimetlere karşılıksız kalmıyor, kendi imkânlarımızla bakımlarını yapıyoruz. Sağ olsun zeytin de verimiyle bize karşılığını veriyor. Geçtiğimiz yıla oranla önümüzdeki yıl daha çok verim bekliyoruz.

Son bir mesaj vermek isterseniz ne söylersiniz?

M.E- Bugün Ayvalık’ta hasat edilen sadece zeytin değildir. Bugün kentimizde hasat edilen umut, dostluk ve barıştır. Gelin, hep birlikte bu topraklardan yükselen barışın dilini, kardeşliğin sesini çoğaltalım. Sözlerime son verirken, emeğiyle, alın teriyle, sabrıyla bu festivalin gerçekleşmesini sağlayan tüm paydaşlara, maddi ve manevi katkı veren herkese teşekkür ediyorum. Ayvalık’ın güzel insanlarına, üreticilerimize, gönüllülerimize, sanatçılarımıza, misafirlerimize yürekten minnet duyuyorum. Herkese bereketli bir festival diliyorum. Zeytinin gölgesi üzerinizden eksik olmasın.

Zeytinyağı sadece koku değil,

bir hayatın, bir kültürün sembolü

Ayvalık Türkiye’nin ve dünyanın bilinirliği en fazla olan zeytin ve zeytinyağı üreticilerinin bulunduğu merkezlerden biri. Öncelikle Ayvalık adıyla sonra da nefasetiyle biliniyor, tanınıyor ve ünlü şeflerin tercih ettiği markaların arasında yer alıyor zeytinyağımız. Ayvalık zeytinyağı mutfakların vazgeçilmezi. Ayvalık zeytinyağı bağımlılık yapar. Ayvalık geçmişini zeytine borçludur. Geleceğe bırakacağı en büyük miras da yine zeytin ağacı zeytinyağı ve zeytindir. Zeytinyağımız Ayvalık mutfağında her zaman boş köşede değil midir? Çocukluk yıllarımızı şöyle bir hatırlayalım; aramızda hemen birçoğunuz hatırlar, ben de çok iyi hatırlıyorum dün gibi, her evin girişinde hayat altında mutlaka bir zeytinyağı küpü bulunuyordu. O küpten yayılan zeytinyağı kokusu bizim çocukluğumuzun kokusudur, o koku hala burnumuzda tütüyor. Zeytinyağı sadece koku değil, bir hayatın, bir kültürün sembolü değil midir? Tarihiyle, mimarisiyle, doğasıyla, lezzetleriyle anılan Ayvalık’a ilgi çekmek, her yıl bir önceki yıldan fazla yerli ve yabancı konuğun gelmesini sağlamak bizim görevimiz. Festival de bu amacımıza aracılık etmekte. Yerel halkın, basının, üreticinin, tedarikçinin ve satıcıların bir araya gelerek kısa bir süre de olsa sosyal bir hareketliliği paylaştığı Hasat Festivali, doğal olarak kentimizin turizmine de güç katıyor.

Uluslararası Ayvalık Zeytin Hasat Ve Turizm Festivali’nden 20.Kez “Merhaba” (2)

Ünlü sanatçılar Suzan Kardeş ve

Ege Çim Alanda sahne alacak

Festival programında neler var?

20. Ayvalık Uluslararası Zeytin Hasat ve Turizm Festivali; 17 Ekim Cuma günü saat 10.30’da; Dr. Fazıl Doğan At Arabacılar Meydanı’ndan Ayvalık Cumhuriyet Meydanı’na kadar sürecek olan, “Hasat Festivali Resmi Açılışı” kortej yürüyüşüyle başlayacak. Cumhuriyet Meydanı’nda yapılacak olan açış konuşmaları, halk oyunları gösteriler ve ardından Kadın El Emekleri ve Zeytinyağlı Lezzetler Pazarı’nın açılışı gerçekleştirilecek.

Sembolik Hasat Töreni ve Büyük Festival Pazarı Açılışı

17 Ekim Cuma günü öğleden sonra İzmir-Çanakkale yolu üzerindeki Barbun’un Çiftliği’nde, “Tarlada Sembolik Zeytin Hasat Töreni” düzenlenecek. Ardından akşam saat 16.30’da Kırlangıç Yaşam Merkezi’nde “Zeytin ve Zeytinyağı Büyük Festival Pazarı”nın açılışı, tüm konukların katılımıyla gerçekleştirilecek.

Kırlangıç Yaşam Merkezi’ndeki hasat konserlerinde, 17 Ekim Cuma günü Ege, 18 Ekim Cumartesi günü Suzan Kardeş saat 20.30’da çim alanda sahne alacak.

Eş zamanlı etkinlikler

Festivalde eş zamanlı etkinlikler kapsamında, kano, rüzgar sörfü ve yelken gösterimleri, paneller, Workshoplar, Cumhuriyet Meydanı’nda gün boyu yerel sanatçıların konserleri, köylerde tiyatrolar, yoga etkinlikleri yapılacak.Festival kapsamında, nostaljik gondol traktörler, Kırlangıç Yaşam Merkezi ve Cumhuriyet Meydanı arasında gün boyunca ücretsiz ring seferleri düzenlenecek.