Bugün CHP İzmir Milletvekili ve Ekonomi Masası üyesi Bedri Serter ile bir araya geldik. Bedri Serter ile gündeme dair kısa bir değerlendirmemiz oldu. Karşılıklı sohbetle, iki çay eşliğinde memleketi kurtardık diyelim. (Biz sadece içki masasında değil iki çay eşliğinde de memleketi kurtarırız Numan bey…)
Bedri Serter’e Ekonomi Masası olarak yaptıklarını ve sahadaki gözlemlerini sorduk. Buna yanıtı çok netti: “Halk her şeyin farkında” diyerek söze başladı. Ve son Balıkesir ziyaretindeki bir bakkaldaki askıda ekmek konusuna dikkat çekti. 1.25 TL’ye bayat ekmek satılması Bedri Serter’i hayli üzmüş, “Ağlamamak için kendimi zor tuttum” diyor. Sabahtan akşama ekranlarda ekonomi konusunda vaaz verenlere ilişkin de “Yok Çin modeliymiş, yok dış güçlermiş, yok öyle olacak, böyle olacak, bunların halkta bir karşılığı yok, halk aldığı ekmeğin, sofrasına getirdiği bir tas yemeğin kaç lira olduğunun farkında. Ayrıca Çin modeli olarak sunulan son icadın da halk ne olduğunun farkında: Kölelik. Ayrıca hırsızlığın, yolsuzluğun da farkında” diyor.
Bedri Serter’in üstünde durduğu nokta çok ilginç. Halkımızın Çin deyince ne anladığını görmüş olduk. “Çin modeli” deyince de halkımız doğrudan köleliği anlıyor: Bir metrekare bir alanda çalışma, yemek yeme ve iki metre arkadaki tuvalette ihtiyacını giderme…
Sanırım iktidar bu Çin modeli söylemini yakında bir kenara bırakacaktır.
Bedri Serter “Aslında yok diyor öyle bir modelleri, hiçbir reçeteleri yok, hiçbir çıkar yolları yok. Sadece milleti oyalıyorlar” diye de ekliyor.Erdoğan ‘kazanacağına inanırsa’ bir erken seçime gidebilir diyorum buna Bedri Serter de katılıyor ve erken seçim ihtimalini görmüyorum diyor.
Peki Ekonomi Masası ne yapıyor, sahada bir karşılığı var mı diye soruyorum. Bedri Serter “CHP’nin son 3-4 yıldır yaptığı en iyi çalışma” diyor. “Genellikle gittiğimiz kentin sanayi ticaret odası ile, organize sanayi bölgeleri ile, iş insanlarıyla ve en nihayetinde sahada esnaf ile bir araya geliyoruz ve çok iyi tepkiler alıyoruz” diyor ve ekliyor: “CHP’ye dönüşleri ve algıları da çok kırdı bu ekonomi masası toplantıları. Şöyle bakıyor insanlar: CHP bu işi bitirmiş, konuyu kavramış, çözümleriyle, iktidara geldiklerinde yapacaklarıyla, kadrolarıyla CHP olmuş diyorlar” ve devam ediyor Serter : “Bunlar bizi Avrupa’nın hatta dünyanın ucuz iş gücü pazarı yapmak istiyorlar, son 20 yıldır bu politikayı izliyorlar zaten, sadece artık bunu bu içinde bulunduğumuz ekonomik tabloya istinaden bir yandan halka bir kurtuluş reçetesi olarak yutturmaya çalışıyorlar diğer yandan da insanımızın fakirliğini zengin ülkelere pazarlıyorlar. Bunlar komisyoncu, bunlar %25’ci, baştaki de %50’ci…”
Seneler önce bir AKP’li bakanın sanırım Erdoğan Bayraktar’dı, söylediklerini hatırlatıyorum: “Biz icat üretemeyiz, biz bilim üretemeyiz, biz sadece ara eleman üretiriz dünyaya” minvalinde bir şey söylemişti. Bedri Serter “aynen bunu yapıyorlar” diyerek cümlemi tamamlıyor.
15 Temmuz’dan sonra Ege Serbest Bölgesinde açılan tek bir fabrikanın bulunmadığını söyleyen Serter, bunun nedenini de güven olarak açıklıyor. “Dünyada hiç kimse Türkiye’ye güvenmiyor, buraya yapacağı yatırımın yarın sonu ne olacak kestiremiyor. O yüzden biz sürekli erken seçim diyoruz. Bu iktidarın gitmesi ve yerine güven veren, demokratik kurumları devreye alan, kadim bürokrasisi ile işe sarılan bir yönetim yani CHP iktidarının gelmesi gerekiyor” diyor.
Buna karşılık iyi ama vekilim Recep Tayyip Erdoğan doğru ya da yanlış, iyi ya da kötü halka bir mesaj bir model öneriyor. Düşük faiz diyor, Çin modeli diyor, 6 ay sonra diyor… bir şey diyor.
Neden iktidara aday CHP olarak hatta muhalefet partileri olarak bir araya gelip ekonomi konusunda neler yapacağınız ile ilgili halkın aklında kalacak net bir mesaj dile getirmiyorsunuz diye soruyorum. Zira iktidarın zayıf karnı, muhalefetin güçlü olduğu alan olarak görünen ekonomi konusu yarın tersine dönebilir. Kanımca hiçbir şey o kadar kolay değil…
Bedri Serter bu konuda gayet net bir şekilde başlıktaki cümleyi kurdu: Merak etmeyin, halk her şeyin farkında…
