Ege Saati Gazetesi’nden Burcu Yanar’ın haberine göre; Turizm Bakanlığı’nın açıkladığı resmi verilere göre; Türkiye ve İzmir, 2025’in ilk aylarında turizmde büyük bir ivme yakaladı. Bakanlık, yabancı ziyaretçi sayısında ciddi artışlar olduğunu duyurdu ancak sahada durum çok farklı. Konaklama tesislerine yönelik 2023 yılı sonu itibarıyla uygulamaya geçen karar kapsamında; basit konaklama belgesi bulunmayan ve tek bağımsız bölümden oluşmayan tesislerin kapanma süreci geçtiğimiz yıllarda başlamıştı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın iki yıl önce aldığı "basit konaklama belgesi" kararı, Türkiye turizm sektöründe ciddi bir krize yol açtı. Belediye belgeli otellerden birçoğunun ruhsatlarını iptal ettiren Bakanlık, Anayasa Mahkemesi'nin bu uygulamayı iptal etmesine rağmen, işletmelerin eski ruhsatlarına dönüşünü sağlayacak adımı atmadı. Başta Güney Ege olmak üzere 4 bin 500’den fazla otel mühürlendi, yüzlerce işletme faaliyet dışı kaldı. Sektör temsilcileri, hem rezervasyonların durma noktasında olduğunu hem de Bakanlık kaynaklı bu yönetim krizinin turizm gelirlerini ve istihdamı tehdit ettiğini dile getirdi.
Karcılıoğlu: Rakamların doğruluğu yok
Açıklanan rakamların doğru olmadığının altını çizen Bodrum Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (BOYD) Başkanı Serdar Karcılıoğlu, “Turizm Bakanlığı’nın açıklamış olduğu turist sayıları ve döviz girdileriyle ilgili rakamları ve o rakamlar üzerinden yazdıkları başarı hikayelerine oldum olası karşıyız. O rakamların hiçbirinin doğruluğu ve bizim için de kıymeti yok. Ankara’daki pencereden bakıp TÜİK’in gümrük kapılarından her giriş çıkışı turist olarak saymasından kaynaklanan bu tür abartılmış rakamlarla sektöre zarar vermekten başka bir şey yapmıyorlar. Turizmin başkenti sayılan Antalya ve Muğla bölgesinde temmuz ayı sonu itibariyle elde edilen rezervasyon sayıları yüzde 20’yi geçmiyor. Hangi rekordan ve artıştan bahsediyoruz. Biz sahada yaşayan insanlarız tek bir tane bile rezervasyon gelmiyor.
Önümüzde bayram var. Bayramda dahi otellere gelen ciddi bir rezervasyonumuz yok. Onun için bu Ankara’dan ilan edilen bu tür rakamlara bir turizmin mutfağında görev yapan ve nabzı tutan kişiler olarak itibar etmiyoruz. Sahada bu rakamların etkileri görülmüyor. Mısır’da dahi turizm rekorları kırılırken bizim ülkemizde böyle bir şey yok. Sarp Sınır Kapısı’ndan giren, günde iki üç kez girip çıkanlar da ve İstanbul’a yük boşaltmaya gelen büyük şirketlerin personeli bile karaya iniş çıkışlarında turist diye sayılıyor. Turistle ilgisi olmayan, bu ülkeye turizm geliri adı altında hiçbir kuruş para bırakabilecek bir imkanı olmayan Kuzey Afrikalı, Tanzanyalı girişler var. Bunlar bizi ilgilendiren sayılar değil. Yerli turizm zaten bitti” ifadelerine yer verdi.
4 bin 500 otel mühürlü
Karcılıoğlu, “Otellerin hemen hemen hepsi sokaklara dökülmüş şekilde satılığa dökülmüş durumda. 14 milyar doların üstünde de borç batağındalar. Türkiye’de 1 milyon 700 bine yakın bir turizm yatağımız var. Bunun 4 bin 500 oteli de Turizm Bakanlığı’nın yapmış olduğu bir hata yüzünden mühürlü durumda. Bundan 2 yıl kadar önce Turizm Bakanlığı (bu kararda haklı) belediye belgeli tesisleri yani bölgelerindeki belediyelerden iş yeri açma ve çalıştırma ruhsatı alarak turizm faaliyeti gösteren tesisleri kendi bünyesine toplayacağını söyledi. Bunlara basit konaklama tesisi adı altında bir işletme belgesi hazırladılar ve dediler ki; gelin müracaat edin size bunları verelim. Bir grup şartları uyanlar müracaat etti ve alabildiler. Bir grubun sürdürdükleri işletim sisteminde eksiklikleri söz konusu oldu. Ama bu insanlar o kadar güç şartlarda görev yapıyorlardı ki böyle bir ilave yatırımlara girmek gibi lüksleri olmadığı için süreci kaçırdılar. Bunun üzerine hemen Turizm Bakanlığı ilgili belediyelere yazı yazarak bu kişilerin iş yeri açma ve çalıştırma ruhsatlarını iptal ettirdi. Bakanlığın yapmak istediği şey geçtiğimiz mart ayında anayasa mahkemesi tarafından iptal edildi. Şimdi yüzlerce, binlerce otele yaptırdıkları fuzuli masrafları da bir tarafa bırakarak bu arkadaşların almış oldukları basit konaklama tesisleri belgeleri de geçersiz kaldı. O süreçte süreci kaçırdıkları için belgeleri iptal edilmiş olan tesisler yeniden iş yeri açma ve çalıştırma ruhsatı alamıyorlar ve tesisleri mühürlenmiş durumda. Özellikle Güney Ege Bölgesi’ndeki 4 bin 500’ün üzerindeki tesis mühürlü ve çalışamaz durumda. Esas büyük skandal burada. Hadi anayasa mahkemesi iptal etti. Hiç olmazsa belediyelere yazı yazıp bu firmaların iptal ettiğiniz iş yeri açma ve çalıştırma ruhsatlarını geri verin deyin. Bunu da demiyorlar. Belediyeler böyle bir yazı gelmediği için geri veremiyor. Bu insanlar çok ciddi ölçüde mağdur edilmiş durumdalar.
Meriç: Abartılı rakamlar
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği İzmir Bölge Temsil Kurulu Başkanı Kıvanç Meriç, rakamları abartılı bulduğunu ifade ederek, “Bilgilerin ne kadar turistik amaçlı bilgi taşıdığı tartışılır. Günlük girişlerin bu rakamlara dahil olup olmadığı da soru işareti olarak kalıyor. Bulgaristan’dan, Gürcistan’dan market alış verişi için gelenler de bu sayışa dahil mi bilinmiyor. Dolayısıyla bizim için önemli olan aslında konaklama yapmış olan yolcudur. Turistik amaçlı gelen yolcular zaten 1 gece mutlaka bir otelde konaklamalı. Bu rakamlar da elimizde olmadığına göre şahsi fikrimce biraz abartılı rakamlar olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
Kesici: Gurbetçileri de turist olarak yazıyorlar
İzmir Turist Rehberleri Odası Başkanı Ayça Kesici, “İzmir’de hissedilen bir turist artışı yok. Sahada olan insanlar olarak bu rakamlardaki artışı turlarımızda görmüyoruz. Bunun nedeni Hollanda’dan gelen gurbetçilerin de turist olarak yazılması olabilir. Bizim turlarımızda bir artış veya İzmir’de gözle görünür bir turist artışı hissetmiyoruz. Verilerle bizim gördüklerimiz farklı. Gemi turlarıyla gelen turistler de artık Kuşadası’nı tercih ediyor. Limana gelen gemilerle bir artış sağlanıyordu ama onlar da İzmir’den çekilince geriye pek bir şey kalmadı. Bize gelen tur talepleri de yabancı değil. Hepsi yerli gruplar. Örneğin İzmir içinde yapılacak olan okul turları veya başka şehirlerden gelen yerli misafirlere yapılacak turlar oluyor. Bizim odamıza 10 tane rehber talebi geliyorsa bunun belki 1 tanesi yabancı turist için oluyor” açıklamasında bulundu.
İş yaparsak mühürleneceğiz
Mağdurlardan pansiyon sahibi bir kişi ise yaşadıkları süreci şu şekilde aktardı: “Bizden istenen yangın yönetmeliği gibi istenen belgelerin alt yapısını hazırladık. Koydukları şartların hepsi tamamlandı. Bu tabi ki mali bir yük. Bizim ruhsatımız Kaş Belediyesi tarafından iptal edildi. Sonrasında ‘uygunluk yazısı’ almamız gerektiğini söylediler. Bu yazıyı aldıktan sonra tekrar belediyeye ruhsat için başvuru yapmanız gerekiyor. Fakat yeni ruhsat için başvurduğumuzda da bu sefer belediyede takıldık. Çünkü biz yapı kayıt belgeli bir yeriz. Yapı kayıt belgesi olduğu için de daha farklı sıkıntılar ortaya çıkıyor. Yani 5 senedir işletmesini yaptığım yerin ruhsatı iptal edildi. Tekrar ruhsat alamıyorum. Şu an o yasa iptal edildi Ruhsatın geri iadesi için bölge idare mahkemesine başvurdum. Şu an çalışanlarım boş boş oturuyor. Ne olacağını bilmediğim için işten de çıkartamıyorum. Rezervasyon da alamıyorum çünkü ruhsatımız iptal edildiği için iş yaptığımız anda gelip mühürleyecekler. Çalışanların maaşlarını ödemek ve masraflar için bugün kredi çektim.”
Bakanlık verileri ne diyor?
İzmir, 2025 yılının ilk dört ayında turizmde büyük bir ivme yakaladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın verilerine göre, 331 bin 609 yabancı ziyaretçiyi ağırlayan İzmir, son üç yılın en yüksek turist sayısına ulaştığı belirtildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın verilerine göre verilerine, İzmir geçen nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 48,67 artışla 146 bin 762 yabancı ziyaretçiyi konuk etti. Bu yılın nisan ayı itibarıyla İzmir'e en çok ziyaretçi gönderen ülke 114 bin 95 kişiyle Almanya oldu. Almanya'yı 29 bin 335 ziyaretçiyle İngiltere, 22 bin 818 kişiyle Hollanda ve 16 bin 985 kişiyle İtalya izledi. İtalya'nın ardından ise 12 bin 379 kişiyle Fransa, 11 bin 26 kişiyle Azerbaycan ve 9 bin 255 kişiyle Rusya Federasyonu geldi.