Yeni çözüm sürecini TKP'nin nasıl değerlendirdiğine ilişkin soruya verdiği yanıtta silahların susmasının iyi olduğunu ancak arka planda asıl sorunların tartışılmadığını ifade eden Kemal Okuyan, cumhuriyet karşıtlığında bir ittifak kurulmaya çalışıldığını, emperyalizmi, holdingleri, tarikatları ve cumhuriyeti konuşmak gerektiğini belirterek bu alanda bir mücadelenin ortaya çıkması açısından sürecin tartışma zemini yarattığını söyledi. Bu doğrultuda taraflaşmadan korkmamak gerektiğine işaret etti. "Dişe diş bir mücadeledir bu. Zaten vardı, sürüyordu bu mücadele. Şimdi yeni bir etap başlıyor" dedi.

Kemal Okuyan, yeni çözüm sürecine ilişkin farklı eğilimlerin karşı karşıya geldiğine dikkat çekerek şunları söyledi:

"Aslında TKP bir süredir açıklamalar yapıyor konuya ilişkin ama şunu bilmemiz gerekiyor. Bu bir süreç ve her süreçte olduğu gibi birebir uygulanan bir plan olamaz. Çünkü çok taraf var. Yani uluslararası alanda çok taraf var, Türkiye'de çok taraf var. Aslında AKP bugün çok ne yaptığını bilir gibi gözüküyor ya da Cumhur İttifakı. Ama ittifakın içinde de ciddi gerilimler var, devlette farklı eğilimler var her konuda olduğu gibi. Öte tarafta Öcalan faktörü, Kandil faktörü, DEM deniyor. Çok geniş bir hareketten söz ediyoruz, orada da farklı görüşler var. Dolayısıyla baktığımız zaman biz şunu anlamaya çalışıyoruz. Yani ne yapılmaya çalışılıyor, nereye götürülmeye çalışılıyor, o işin doğrultusu ne? Yoksa işte plan şu, birinci madde şu, ikinci madde... Birilerinin elinde planlar var. Herkesin elinde plan var daha doğrusu ama o planlar sürtünüyor birbirine. Göreceğiz, bu bir mücadeledir.

Son12

Cumhuriyet karşıtı bir ittifak

Bir kere kimileri terörsüz Türkiye diyor, silahların susması, silahlar yakıldı işte sembolik de olsa. İşin bu kısmı iyidir. Yani hiç tartışma götürmeyeceğiz. Siyaset konuşulmalı. Çünkü bakın çok uzun bir süredir Türkiye hem yasaklar nedeniyle hem de bu çatışma ortamının getirdiği baskı nedeniyle sorunların kendisi değil, semboller tartışıldı. Ama arka planda gerçek sorunlar konuşulmadı. Demek ki bir kere konuşulmalı ve bundan korkulmamalı. Cumhuriyet karşıtlığında bir ittifak kurulmaya çalışılıyor. Çok net bir şey bu. Zaten Cumhuriyet karşıtlığı konuşuluyor. AKP cenahından birileri çıkıyor 'kanlı darbe' diyor. Sonra düzeltiyor gibi yapıyorlar ama biz yirmi yıldır biliyoruz, Cumhuriyet'le bir dert var.

'Bir devrim karşı devrim hesaplaşmasında karşı devrimden yana mı olacağız?'

Kemal Okuyan, sürecin cumhuriyetle hesaplaşmaya doğru ilerlediğini, TKP'nin böyle bir hesaplaşmada karşı devrimden yana olamayacağını söyledi.

"Bugün giden süreç baktığımız zaman nereye gidiyor? Bir Cumhuriyet karşıtlığı. Bu bir spekülasyon değil, bir iddia değil. Milli görüş geleneğinden gelmiş bir iktidarımız var. Yirmi küsur yıldır da bu ülkeyi yönetiyorlar. Yönetirken ne yaptıklarını biliyoruz. Cumhuriyetle bir dertleri var. Kürt yurttaşlarımızın tamamının bunun arkasında duracağına inanmıyorum. Kaldı ki siyasileşmiş olanlar da dahil. DEM tabanı dahil. Mesela Öcalan'ın son konuşmalarına baktığımız zaman. Orada bir direnç çıkacaktır ortaya. İkincisi de bu cumhuriyetle hesaplaşma. Şöyle örnekler verdik Şeyh Said'de uzlaşma, Said-i Nursi'de uzlaşma. Cumhuriyet'in Türkiye'de ileri bir adım değil, Kürt sorununu başlatan bir adım olduğuna dair bir şey. Cumhuriyet Kürt sorununu çözemedi, doğru bu. Öte yandan da Kürt sorunun kaynağında Cumhuriyet'in olduğu, Kürtlere kazık atıldı tezleri, sonra aniden ümmetçilik diye bir şey çıkmaya başladı ortaya."

CHP'li Ün’den çiğ süt fiyatlarına tepki
CHP'li Ün’den çiğ süt fiyatlarına tepki
İçeriği Görüntüle

'Hiçbir heyecan yaratamadılar'

Şimdi bu çözüm süreci, heyecan var mı? Yok. Normalde 'O kadar insan öldü, bir yükten kurtuluyoruz' diye bu toplumda bir rahatlık olması lazım. AKP tabanında yok. DEM tabanında bir hoşnutsuzluk var, hissediliyor. Orada da bir heyecan yok. Kimsede bir heyecan yok. Artı Cumhuriyet Halk Partisi belediyelerine operasyonlar düzenleniyor. Şunun farkında değiller. Bir baklava kutusuyla yönetemezler Türkiye'yi. Bir şey çıkarttılar ortaya. İnsanlar buraya bakmıyorlar artık. Bunu da kendileri yarattılar.

Yolsuzluk üzerinden Türkiye'de siyaseti artık tasarlayamazsınız. Çünkü kendileri bu işi patlattılar, yıllar önce bitti o iş. O yüzden insanlar meydanlarda toplanıyor. Çünkü bu işin özünde seçme ve seçilme hakkına dönük bir müdahale var. Hiçbir heyecan yaratamadılar kendi tabanlarında da. Seçim kaybetmiş bir parti AKP. Şu hissedilebilirdi, 'Nihayet karşı hamle yapıyoruz, toparlanıyoruz yine.' Hiç öyle bir şey yok. Olmadı, olmuyor çünkü bu ülkede açlık var. Bu ülkede yoksulluk var. İnsanlar bunu görüyorlar ve buna değmeyecek. AKP tabanı da bu nedenle heyecan duymuyor. Bir bölümüne gidiyor ama çok sınırlı bir kesim. Türkiye bugünlerden itibaren çok ciddi bir yol ayrımında."

Kaynak: Haber Merkezi