Merkezde başta akciğer kanseri, astım ve alerjik hastalıklar olmak üzere hava yolu hastalıklarının erken tanı, izlem ve tedavisinde kullanılmak üzere yeni biyobelirteçler, hızlı tanı kitleri geliştiriliyor. Yeni nesil ilaçların ön çalışmaları yapılıyor.
Bu Merkezlerin sayısı artmalı
Ege Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Translasyonel Pulmonoloji Anabilim Dalı tarafından düzenlenen "Sağlıkta Girişimcilik ve İnovasyon - Üniversite-Sanayi İş Birliği" başlıklı panele katılan ve araştırma merkezini ziyaret eden Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, yüksek teknolojili inovatif üretimin ülkemizin kurtuluş reçetesi olduğunu belirterek “Hangi alanda olursa olsun üretim yoksa kalkınmak hayaldir. Bu sağlık sektörü olunca konu daha da stratejik bir önem arz etmektedir. Biyomedikal sektöründe dışa bağımlılığımızı azaltmak, katma değeri yüksek tıbbi cihazların ve yenilikçi ürünlerin üretimi konusunda üniversite-sanayi iş birliğini sürdürülebilir kılmak için üzerimize düşeni bugüne kadar yaptık, bundan sonra da yapmaya hazırız. Bu tür nitelikli araştırma ve uygulama merkezlerinin ülkemizde yaygınlaşmasını temenni ediyor, üniversite ve sanayi iş birliğinin başarıyla sağlandığı noktada Türkiye’nin sağlık alanında küresel ölçekte önemli bir konuma ulaşacağına yürekten inanıyorum” diye konuştu.
EgeSAM Koordinatörü Prof. Dr. Tuncay Göksel de "Rektörlüğümüz tarafından kurulan Ege Üniversitesi Solunum Hastalıkları Araştırma Merkezi (EgeSAM) Hastane kampüsü içinde Göğüs Hastalıkları Kliniğine entegre interdisipliner bir yapıdır. Tıp, Fen, Mühendislik, Eczacılık Fakültelerinden gelen araştırmacılarımızın kurdukları uluslararası iş birlikleri, EgeSAM’ı solunum hastalıkları alanında Türkiye’nin en gelişmiş translasyonel araştırma ekosistemi haline getirmiştir. 2024 yılında Massachusetts Institute of Technology (MIT) ile “MISTI” çağrısı kapsamında “orgonoid” odaklı işbirliği projesine başlanmıştır. Projenin hızlı ve başarılı bir şekilde hayata geçmesi üzerine MIT Türkiye’de ilk kez bir üniversiteye “Uluslararası Araştırma İş birliği” teklifinde bulunmuştur. Bu iş birliği sürecinin uluslararası yüksek bütçeli projelerin alınmasını sağlayarak, MIT ile aramızda araştırmacı değişim programını başlatması öngörülmektedir” dedi.
EgeSAM’daki interdisipliner çalışma sinerjisinin tetiklediği ekosistemden bu güne kadar 6 tane start-up çıktığını dile getiren Prof. Dr. Göksel, “Özellikle hızlı tanı kitleri, yapay zeka destekli sağlık yazılım çözümleri ve klinik araştırma planlamalarına odaklanan bu firmaların yatırım alarak markalı milli ürün geliştirmeye başladığını belirtmiştir. Bu ürünlerden ilki olan GS1 uyumlu QR kod projesi markete açılma aşamasındadır. Bu startup’ların ortak geliştirdiği diğer bir proje olan 4 virüsü aynı anda tanıyan mültipleks hızlı tanı kiti çalışması preklinik ve klinik çalışmaları tamamlamış, CE belgesi alma sürecindedir. 2026’dan önce markete çıkması beklenmektedir” diye konuştu.