Ege Saati Gazetesi’nden Burcu Yanar’ın haberine göre; Her yıl 14 Mayıs'ta kutlanan Dünya Çiftçiler Günü, tarımın ve hayvancılığın hayati önemini bir kez daha hatırlatıyor. Bu özel gün, soframıza gıda getiren çiftçilerin emeğini görünür kılmak, sorunlarına dikkat çekmek ve çözüm yolları geliştirmek amacıyla kutlanıyor. İzmir’de de üretici yaşlanıyor, genç nüfus tarımdan uzaklaşıyor. Üretici yaşlanıyor, genç nüfus tarımdan uzaklaşıyor, maliyetler ise her geçen gün çiftçinin belini daha da büküyor.
İzmir Ziraat Odası Başkanı İbrahim Erdallı, Ödemiş Ziraat Odası Başkanı Ahmet Kocaoğlu ve Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Hakan Çakıcı, Çiftçiler Günü dolayısıyla yaptıkları açıklamalarda, tarımda yaşanan insan kaynağı krizine ve ekonomik zorluklardan bahsetti. Tarımın “üstü açık bir fabrika” olduğuna vurgu yapan başkanlar Çiftçiler Günü’nü mutsuz kutladıklarını belirtti. Ayrıca, gençlerin kırsala dönmesi için acil adımlar atılması gerektiğinin altını çizdi.
İzmir Ziraat Odası Başkanı İbrahim Erdallı, “Devletimizden çiftçiler için desteklerin artmasını bekliyoruz. Tarımda çalışacak genç nüfus bulamıyoruz. Gençler tarım sektöründe umduğunu bulamıyor. Yaş ortalaması 58 şu anda. Önümüzdeki dönem gençlerin daha fazla tarımda olmasını diliyoruz. Bazen don oluyor, bazen doğal afet oluyor her yıl bir bahaneyle zorluk çıkıyor çiftçiler için” diye konuştu.
‘Konuşmaktan yorulduk’
Ödemiş Ziraat Odası Başkanı Ahmet Kocaağa, ise “Şu hasat mevsimi yok Ödemiş’te hayvancılık gündemde şuan. Patatesler daha hasata girmedi. Türkiye’de tarımla ilgilenen kişiler artık yaşlandı. Köyde yaşayan kişiler artık 58-60 yaş grubuna dahil. Bu bir gerçek. Köylerde genç nüfus yok bu sebeple tarlada çalışacak tarım işçisi bulmakta da zorlanıyoruz. Köyle bağlantısı olan gençlerin köylere döndürülmesi gerekiyor. İleriki senelerde gerçekten tarımda istihdam edecek yok gibi görünüyor. Tarım üstü açık bir fabrika. Bir yandan bakıyorsun piyasanın arz talebine göre genişliyor, bir bakıyorsun hava şartlarına göre değişiyor. Ancak hepsinin bir nedeni olarak mazot, gübre, tarımsal ilaç, elektrik gibi maliyetler düşürülmediği sürece tarım işçisinin yüzünün gülmesi mümkün değil. Herkes artık bunu papağan gibi konuşmaktan yoruldu” ifadelerini kullandı.
Köylerde nineler ve dedeler kaldı
Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Hakan Çakıcı ise kırsal alanlarda cazibe alanları yaratılmadığı için gençlerin kente göç ettiğinin altını çizerek, “Tarımdaki çiftçilik yaşı giderek yükseliyor. Araziye ve kırsal kesimlere gittiğimizde de bunu görüyoruz. Tarımdaki nüfusun azaltılması bir dönem Türkiye’ye dayatılan bir şeydi. Sanayileşmemiş bir topluma dayatılan bir şeydi bu. Diğer tarafta ise sağlanamayan bir istihdam var. Geldiğimiz noktada kırsalda gelirler az, sosyal ve kültürel imkanlar zayıf. Gençler okumak için şehre gidiyor. Artık köy okulları bile kalmadı. Genç nesiller çocukları için köyden ayrılıyorlar. Bu yüzden nineler ve dedeler kaldı. Büyükşehirlerin çevresinde köyden kente göçü daha çok görüyoruz. Orta Anadolu ve İç Anadolu’ya gittiğimizde bu daha yavaş işleyen bir şeydir. İzmir, Ankara, Antalya gibi büyükşehirlerin içindeki kırsal kesimde bu daha hızlı oluyor. Bu arada tarım alanları da azalıyor çünkü imara açılıyor” dedi.