BURCU YANAR/ÖZEL HABER
İzmir’in kalbinde, tarihi Kemeraltı Çarşısı’na yürüme mesafesinde yer alan kamu arazisinin otel yerine apartman inşaatına açılması, turizm çevrelerinde büyük tepki yarattı. Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkan Yardımcısı Bülent Tercan, “Turizm vizyonu olmayan şehir kalkınamaz” diyerek, İzmir’in yıllardır süregelen turizm fakirliğine dikkat çekti. Tercan’a göre, İzmir Kalkınma Ajansı’nın bile turizmden uzak projelere imza atması, şehrin potansiyelini baltalayan en büyük sorunlardan biri. Peki, UNESCO adayı tarihi bir bölgenin yanı başına neden bir otel değil de apartman inşa ediliyor? Yanıtlar kamu yönetimi, vizyon ve şehir planlaması ekseninde tartışılıyor.
Belediyelere yasal görev
ETİK Başkan Yardımcısı Bülent Tercan, “5393 sayılı belediye kanununa göre belediye başkanlarının kanunen turizm ve tanıtım görevleridir. Belediyenin çöp toplamak, park, bahçe, kaldırım yapmak, asfalt dökmek göreviyse turist getirmek de kanunen asli görevidir. Bunu hatırlatmak istiyorum. Kanun ortada. Bir de şuna dikkat çekmek istiyorum. 25 senedir İzmir’i aynı parti yönetiyor. Aynı partinin genel merkezi de İzmir’in turist fakiri sorununu çözmek için çalışmalar yapmalı. Bu çok üzücü bir durum” dedi.
5 milyon yabancı turist
İzmir’de 5 milyon yabancı turist sayısına ulaşmak için yapılması gerekenleri de aktaran Tercan, “Belediyeler ve İzmir Ticaret Odası İzmir’in yabancı turist fakirliğini çözmeli. Önce konuyu dert edinip birinci sıralarda gündeme almak lazım. Bu soruna birinci sırada yer verir ve hedef koyarsanız koşup çalışmak lazım. Benim koyduğum bir hedef var İzmir için; İzmir’e gelen yabancı turist sayısı yılda 5 milyon olmalı. Bu somut bir hedeftir. İnsanlar buna göre çalışmalı. Bu sayıya ulaşmak mümkün. Bunun için yapılacak işler var. İzmir Tarihi Liman Kenti Yönetim Alanı Sınırları içinde kalan bölge uluslararası turizm, turist çekim merkezi olacak şekilde imar ve ihya edilmeli” diye konuştu.
Hala cahillik var mı?
Bir kamu arazisine apartman yapıldığına dikkat çeken Bülent Tercan, sözlerini şöyle noktaladı: “İzmir’in turizmden ne kadar uzak olduğunu göstermek için bir örnek vermek istiyorum. İzmir Kalkınma Ajansı’nın Cumhuriyet Bulvarı’nda bir arsası var. Onun yanındaki arsaya şu an bir apartman inşaatı yapılıyor. Halbuki orası otel olmalıydı. Orası bir kamu malı. İzmir’i kalkındırmakla yükümlü bir ajansın arsasına apartman yapılır mı? Kalkınma Ajansı İzmir’in turizminin kalkınmasını neden düşünmüyor? Bu büyük bir yanlışlık. Önce kapımızın önünü süpürürsek turizmde 5 milyon hedefine varırız. Orada otel olsa, turistler kalsa, Kemeraltı esnafında alışveriş yapsa kötü mü olur? Kemeraltı turistik bir bölge. Turistik bölgelere yakın kamu binaları çok dikkatli yapılmalı. Yeni yapılanlar otel olmalı. 60 sene önce İzmir’de cahillik varmış. Hala mı cahillik var? Orası UNESCO adayı Kemeraltı’na yürüme mesafesinde. Orada otel yapılması gerekmez mi?”
Tarihi Kent Merkezi UNESCO süreci
İzmir Tarihi Kent Merkezi’nin UNESCO Dünya Miras Listesi’ne dahil edilmesinde ilk adım olan Geçici Liste’ye girme süreci, 2018 yılı Aralık ayında İzmir Valiliği ve İzmir Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle resmen başlatıldı. “The Historical Port City of İzmir” temasıyla oluşturulan söz konusu başvuru dosyası 27 Mart 2019 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı’na teslim edildi ve 14 Nisan 2020 tarihinde UNESCO Dünya Miras Komitesi tarafından kabul edildi. İzmir Tarihi Liman Kenti temasıyla geçici listeye girilmesinin ardından, Yönetim Planı’nın oluşturulması ve UNESCO Dünya Miras Listesi için adaylık dosyasının hazırlanmasına yönelik çalışmalar 2020 yılında başlatıldı. İzmir Tarihi Liman Kenti Alan Yönetim Planı, 29 Haziran 2022 tarihinde Eşgüdüm ve Denetleme Kurulu tarafından onaylanarak yürürlüğe girdi. Yönetim Planı ile paralel olarak adaylık dosyası 30 Aralık 2022 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı’na teslim edildi. Devam eden süreçte, adaylık dosyasının tanıtımına ve uygulanmasına yönelik çalışmalar yürütülmeye devam ediliyor.