Bodrum’u, Milas’ı yakmayalım!

Bayram tatilini Bodrum çevresinde geçirdik.

Turgut Reis ana üssümüzdü.

Akyarlar denize girmeye çalıştığımız yerdi.

Kalabalıktı ama kesinlikle Bursa trafiğinden daha kötü değildi.

İğne atsan yere düşüyordu.

****

Ancak, başta Bodrum olmak üzere bütün turizm bölgeleriyle özel olarak ilgilenilmesi şart…

Hele yangın sonrasında Muğla bölgesini yeniden yaşama kavuşturacak adımlar için geçici bir olağanüstü yönetim oluşturulmalı…

Bu bölgeler için TBMM’den tıpkı Boğaziçi gibi özel yasal düzenlemeler yapılmalı…

Bodrum Türk turizminin sembol kenti…

Yüzde 90’ından fazlası beyaza boyanmış, çok katlı olmayan binalarıyla çok sayıda koyu olan bir yer…

Üç konuda duyarlılık göstermek gerekiyor.

Birincisi, kaçak yapıya asla izin verilmemeli, hatta imarla alanlar sınırlanmalı… Belediye Başkanı Ahmet Aras iyi niyetli, elinden geleni yapıyor.

Nitekim açıkladığı rakamlar ortada:

“İki yıldır toplam 465 adet kaçak yapı yıkıldı. Bu bir rekordur. Tespiti yapılan 2 bin 80 yapının hukuki işlemleri ise devam ediyor. Son dönemde, imara aykırı 1954 yapıda ise mühürleme işlemi uygulandı.”

*****

İkincisi, eskiden sadece yaz aylarında, 2020’den bu yana ise hemen hemen her zaman trafik sıkışıklığı yaşanıyor. Torba kavşağından Turgut Reis’e uzanan bir yer altı yolu yapılmadan, (ister raylı sistem, isterse otoban olabilir) Bodrum trafiği rahatlayamaz.

1965 yılında 25 bin olan Bodrum nüfusu için açılan yollar, günümüzde resmi olarak 180, gayrı resmi 600 bine yakın, yaz aylarında 1 milyonun üzerinde bir nüfusun ulaşımını kaldırmıyor.

****

Üçüncüsü, yapılan binaların mutlaka beyaza boyanması lazım. Özellikle çerçevelerinin ve pervazlarının da Bodrum mavisi renginde olması sağlanmalıdır. Oteller farklı renkler kullanarak Bodrum’un renklerine ihanet ediyor. Örneğin Bodrum’un tam girişinde Çağdaş Holding’in binası en göze çarpan çirkinliklerden biri…

****

Akyarlar Fener civarında koca bir yarımadayı ele geçiren otel inşaatı şu anda henüz yolu gasp etmiş değil. Çevreden duyuyor ve öğreniyoruz ki, şirket Karayolları’na baskı yapıp, denizle otel arasındaki yolu yukarıya alıp, buradaki sahili kendi arazisine katmak istiyor.

Buna izin verilmemeli…

*****

Bodrum-Milas insanların istilası nedeniyle alttan alta yanıyordu. Kentsel yağma ve rant dağları perişan ediyordu.

Ormanlar da cayır cayır yanınca, durum olağanüstü şekilde kötüleşti.

Muğla Valiliği’nin sitesine girdim. Muğla Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’nün iki ilanı vardı. İkisi de ‘ÇED gerekli değildir’ ilanıydı. Biri yandaş şirket Sinpaş’ın, öteki Kanal Mermer Madencilik’in…

Her ikisi de ormanlarımızı, yer altımızı perişan etmeye yönelik yatırımı-batırımı haber veriyordu. Anlaşılan o ki bu büyük yangınlar bile bunları durduramadı.

İlginizi Çekebilir