BURCU YANAR
Belediyelerde yaşanan ekonomik sıkıntılar ve toplu sözleşme süreçlerinde artan gerilim, kamuoyunda tartışılmaya devam ederken, İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Aziz Kocaoğlu’ndan dikkat çeken bir açıklama geldi. Görev süresi boyunca karşılaştığı borç yükünü hatırlatarak mevcut yönetime ve çalışanlara öneride bulunan Kocaoğlu, belediyelerin bu darboğazdan ancak şeffaflık ve toplumsal dayanışma ile çıkabileceğini vurguladı. Kocaoğlu, “Belediyeler sadece maaş ödeyen kurumlar değildir. Herkes elini taşın altına koymalı” diyerek hem çalışanlara hem de yönetime fedakarlık çağrısında bulundu.
Orta yol bulunmalı
Sendika ve belediyenin orta yolu bulması gerektiğini vurgulayan Aziz Kocaoğlu, “Benim belediyelerle artık bir işim yok ama basından izlediğim kadarıyla ekonomik durumlarının sıkıntılı olduğu ve fazla personel olduğunu biliyorum. Türkiye standartlarına göre, asgari ücrete göre ve özel sektöre göre nereden bakarsanız bakın belediyelerdeki işçilik ücretlerinin görece yüksek olduğu ve belediyelerin de bu işin içerisinden çıkamadığı, ekonomik bir sıkıntı içerisinde olduğu gerçeğinden hareketle tarafların konuyu bu pencereden bakıp çözmesi, bir orta yolu bulması gerekir” dedi.
Borç ve faiz sarmalı
Belediyelerin borç sarmalından kurtulması gerektiğinin altını çizen Kocaoğlu, “Belediyenin zorunlu giderleri var. Belediyeler sadece işçilik ücreti ödemez. Bırakın büyük yatırım yapmayı normal otobüsü, vapuru çalıştırması, yolunun asfaltının dökülmesi, yamaması vs. gibi normal yapması gerekenleri yine ekonomik anlamda darboğazda oldukları için yaparken zorlanıyorlar. Bir borç ve faiz sarmalına girerse belediyelerin durumlarının da kötü olacağı bakım ve onarımı bile yapamayacak duruma gelebileceği gerçeğinden hareketle burada çalışan personelin tüm kadronun özveride bulunması gerekir. Genel sekreterinden işçisine kadar. Özveride bulunmadan ve bir yerde mutabık kalmadan belediyenin ekonomik durumu düzelinceye kadar 1-2 sene fedakarlık yapmadan hem İzmirli hemşerilerimiz hem de çalışanlarımız ve belediyemiz darboğazdan çıkamayacak gibi görünüyor” diye konuştu. Şeffaf bir yaklaşım uygulanması gerektiğini belirten Aziz Kocaoğlu, “Sendikacı arkadaşlar seçim arifesinde, bayram arifesinde yönetimi sıkıştırarak fazla zam almak isterler. Burada çare belediyenin durumunu ve gerçekleri İzmir kamuoyuyla ve vatandaşla paylaşıp ‘Durum budur, gelin buna hep birlikte çare bulalım’ demek durumundalar. Çeşitli koşullardan dolayı bir darboğaza girilmiştir. Bunun çözümüne herkes ortak olmalıdır” sözlerini kullandı.
Benim de başıma gelmişti
Kocaoğlu, kendisinin de benzer bir süreçten geçtiğini ifade ederek, “Toplu sözleşmede zam almak için koşturuyorlar ondan sonra ikramiyesinin üçte birini alamadığı zaman da grev yapmaya kalkıyorlar. Yönetimin açık olması gerekir. Burada ne işçiye, ne başkana ne de bürokrata bir eleştiride bulunuyorum. Cemil Başkan geldiği zaman bir tabloyla karşılaştı. Ben de böyle bir tabloyla karşılaştığımda Ahmet Piriştina’dan devraldım. 40 yıldan gelen borçlar birikmiş hazineye borçları vardı. Onları tasfiye etmeden belediyenin ayağa kalkması mümkün değildi. Onları tasfiye ettik ondan sonra belediyede de çok ciddi yatırımlar yaptık. 2004 yılında benim başımdan geçen olayda 1 milyar 113 milyon euro borç vardı. Bugünkü parayla 45-50 milyar civarında. Ödeme gücümüz yoktu. Ben yatırım yapmayacağım bu borçları ödeyeceğim diye İzmir kamuoyuyla bunu paylaştım. Bana 2 sene izin verin dedim. A’dan Z’ye herkes parti ayrımı yapmadan tolerans gösterdi ve biz de toparladık. Bu belediye 4 buçuk milyon İzmirlinin belediyesidir. Bu pencereden bakılması gerekir. Büyükşehir Belediyesi’nin başkanıyla, bürokratıyla, hemşehrileriyle ve çalışanlarıyla birlikte fedakarlıkta bulunarak borç sarmalından kurtulması gerek” açıklamasında bulundu.